Anasayfa / Varis Hastalığı ve Tedavisi / Kılcal Damar Tedavisi Nasıl Yapılır?

Kılcal Damar Tedavisi Nasıl Yapılır?

Kılcal damar çatlaması nedir ?

Telanjektazi ya da halk arasında örümcek damarlar olarak da adlandırılan, deride  kırmızı ince çizgi şeklinde ya da kırmızı küçük lekeler olarak görülen, kılcal, küçük atardamarların (arteriol) ve küçük toplardamarların (venüllerin) genişlemesi ya da çatlaması sonucu oluşan lezyonlardır (doku bozukluğu ya da doku hasarı).

Kılcal damar çatlaması vücudun her bölgesinde olabilir. Kadınlarda bacak bölgelerinde daha sık görülmekle birlikte, erkeklerin yüz bölgelerinde de yaygın bir şekilde görülmektedir. Kılcal damarlar genelde sağlık sorunlarına neden olmazlar, ancak hastalarımızı görsel (estetik) olarak rahatsız ederler.

Kılcal damarların en önemli belirtisi ise, deri yüzeyindeki kırmızı-mor (bazen de mavi) renkteki görüntüleri ve kaşıntıdır. Kılcal damarlar bazen de şişme, zonklama ve huzursuz bacaklara neden olabilir.

kılcal damar tedavisi

Kılcal Damar Çatlamalarının Nedenleri Nelerdir?

  • Genetik (Kalıtsal faktörler)
  • Mesleki nedenler : Kişinin çalışma hayatında uzun sure ayakta kalması ya da uzun sureli oturur pozisyonda durması (Öğretmen, hemşire, sekreter, bankacı, kuaför, işçi, vb meslekler)
  • Obezite (Aşırı şişmanlık) ve aşırı kilo alıp verme
  • Hormonal nedenler (Gebelik, ergenlik, menopoz, emzirme süreci)
  • Doğum kontrol haplarının ve diğer hormon ilaçlarının kullanılması
  • Sürekli kabızlık (karın içi basıncı artıran kabızlık da varise neden olur.)
  • Yüksek topuklu ayakkabı (kanın pompalanmasının sağlıklı şekilde gerçekleşmesini engellediği için kan dolaşımını bozarak varise neden olur.)
  • Dar giyinmek (Kasların hareketlerini kısıtladığından kanın sağlıklı bir şekilde dolaşımını engeller ve varis oluşumuna neden olur.)
  • Güneş ışınları ve sıcak (Özellikle yüz bölgesindeki kılcal damar çatlamalarına neden olur.)
  • Alkol kullanımı
  • Yaşlanma (yaşlandıkça, damar duvarları güzçüzleşir)

Kılcal Damar Oluşumunu Engellemek İçin Neler Yapılmalıdır?

Dürüstçe söylemek gerekir ki, kılcal damarların oluşumunu bir nebze yavaşlatabilir ve / veya geciktirebilirsiniz, ancak bir hastada özellikle hormonal nedenlerden kaynaklı kılcal damar oluşumu mevcutsa, o hastanın ömrü boyunca dikkatli olması ve belirli aralıkla tedavisini yaptırması gerekir.

Peki yavaşlatmak ya da belli bir ölçüde de olsa engelleyebilmek için neler yapabiliriz ?

  • Günün belli zamanlarında bacaklarınızı 30 dakika kadar havaya kaldırınız
  • Otururken bacak bacak üstüne atmayınız
  • Uzun süre oturur pozisyonda ya da ayakta kalmayınız
  • Düzenli egzersiz yaparak kan dolaşımınızı hızlandırınız,
  • Sağlıklı, ideal bir kiloda olmaya çaba gösteriniz, aşırı kilo alıp vermekten kaçınınız,
  • Topuklu ayakkabılardan ve dar kıyafetlerden kaçınınız,
  • Bol su içiniz,
  • Sıcak banyodan ve fazla güneşlenmekten kaçınınız,
  • Ağır kaldırmayınız.

Kılcal Damar Çatlaması Nasıl Tedavi Edilir ?

Kılcal damarlarınızı tedavi ettirerek, görsel (estetik) açıdan sizi rahatsız eden damarlarınızdan kurtularak, dilediğiniz pürüzsüz lekesiz görüntüye kavuşabilirsiniz.

Kılcal damar çatlamaları zamanla kendiliğinden kaybolmaz. Mutlaka bir tedavi uygulanması gerekir. Günümüzde reklamları bolca yapılan kremlerin, ilaçların ve cilt yüzeyine uygulanan bitkisel karışımların ise hiçbir faydası yoktur, hiçbir iyileştirici özelliği bulunmamaktadır.

Kılcal damar tedavisinde, bir Kalp Damar Cerrahi Uzmanına danışılmalıdır. Tedavi mutlaka uzman doktor kontrolünde ve etkili, kesin, başarılı ve güvenilir sonuçlar için teknolojik yöntemlerle gerçekleştirilmelidir.

Yeni teknolojik yöntemler ve gelişmiş uygulamalar sayesinde, hasta hiçbir cerrahi müdahaleye maruz kalmadan ve hastaneye yatmadan tedavisini olmaktadır.

Kılcal Damarların Tedavisinde Kullanılan Yöntemler :

Köpük tedavisi:

Köpük, sklerozan maddenin üçlü musluk adı verilen bir alet yardımıyla, hava ile karıştırılarak ve etkisinin arttırılarak, köpük haline getirilmesi ile elde edilir. Bacaklarda bulunan, iğne ucunun girebileceği genişlikteki ve halk arasında örümcek damarlar olarak da adlandırılan kılcal damar çatlamalarına uygulanır. Dozu, damarların çapına, hastanın ilaca karşı reaksiyonuna, hastanın vücudunun hassasiyetine göre ve damar yoğunluğuna göre belirlenir. Uygulama sonrasında damar tıkanır ve zamanla o damarlar yok olur. Tedavi acısız ve ağrısızdır. Sonrasında çok hafif bir yanma hissi oluşabilir. Köpük tedavisinin, cilt lekeleri, enfeksiyon ve yeni damar genişlemeleri gibi yan etkileri yoktur.

Microskleroterapi:

Bu yöntem, cilt yüzeyindeki ince kılcal damarlarda kullanılır. Sklerozan maddenin, çok ince bir iğne ucuyla, bir enjektör aracılığıyla sıvı halde damarlara uygulanması yöntemidir. Yakıcı bir madde olan sklerozan madde, damarın iç cidarını (çeperini) tahrip ederek, damar duvarlarının yapışmasını sağlar, ve o damarın zamanla vücut tarafından yok edilmesine neden olur. Tedavi sırasında ve sonrasında acı, ağrı, lekelenme ve kanama olmaz. Tedavinin hiçbir yan etkisi bulunmamaktadır.

Radyo-frekans yöntemi:

İğne ile girilemeyen çok daha küçül kılcal damarlara, cilt yüzeyinden radyo dalgaları iletilerek tahrip olmaları sağlanır. Radyo frekans uygulanan her kılcal damar tek seansta yok olur. Çok az rastlansa da, bazı durumlarda ikinci bir seans gerekebilir. Kılcal damar tedavisinin ardından, geçici bir süre, uygulama yapılan damarlar üzerinde nokta şeklinde yara benzeri kabuklanmalar, uygulamanın hemen sonrasında sinek ısırığı gibi kabarmalar ve kızarıklıklar meydana gelebilir. Kabarma ve kızarıklar aynı gün içinde geçmektedir. Bu kabarıklıklar ve kızarıklıklar yüzünden gözden kaçabilecek kılcal damarların kontrolü ve tedavisi için hasta mutlaka bir rötuş seansına davet edilir. Her varis tedavisinde olduğu gibi, kılcal damarların tedavisinde de kontroller çok büyük bir önem taşır.

Lazer Tedavisi:

Lazer ışınının cilt yüzeyinden damara gönderilmesi ile gerçekleştirilen bu yöntemde, koyu renkli kılcal damarlar ışınları emerler ve zamanla yok olurlar. Lazerle tedavide tek seans yeterli olmayabilir. Bu sebeple hastanın sabırlı olması gerekmektedir. Lazerle tedavide hiçbir yan etki yoktur, kalıcı bir leke olmaz. Seanslar sırasında, yani uygulama sırasında, hasta hafif bir yanma hissi duyar, ancak ağrısız ve acısız bir yöntemdir.

Kılcal Damarların Tedavisi

Tedavi edilen bir kılcal damarın tekrar oluşması bilimsel olarak mümkün değildir. Ancak, özellikle hormonal nedenlerden dolayı varisleri olan hastalarımız, tedavilerinden çok daha sonra yeni kılcal damarlara sahip olabilirler. Bu sebeple, kılcal damarlara neden olan sağlık problemlerine ya da yaşam şekillerine de dikkat etmeleri gerekir.

Referanslar:
Kılval Damar Tedavisi – https://www.varistedavi.gen.tr/kilcal-damar-tedavisi

Yazar: Op. Dr. Rüştü KALAÇ

Op. Dr. Rüştü KALAÇ 1989 yılında Ankara Tıp Fakültesinden mezun olarak, 1998 yılında Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde Kalp Damar Cerrahi Uzmanlığı İhtisasını tamamlamıştır. Şu an IDEA TIP Şişli'de hasta kabul etmektedir.
WhatsApp Destek
İletişim Bilgilerimiz